“Beyti”, Türkiye’nin damak tadını buluşturan bir lezzet ismi olarak biliniyor. Her ne kadar “beyti” denildiğinde aklımıza farklı versiyonlar gelse de, genelde herkesin gözünde güzel bir et tabağı canlanıyor. Bu lezzetin yaratıcısı ve adını veren önemli ustalardan biri, Beyti Güler’dir. 95 yaşındaki Beyti Güler’in imza yemeği olan bu et tabağı, restoranıyla birlikte adını taşıyor.
Beyti Güler, 1945 yılında babası Abdülmuttalip Bey ile Küçükçekmece’de dört masalı bir lokanta açarak uzun soluklu bir aile geleneğinin temelini atmış. Yıllar geçtikçe, şehrin en iyi et lokantalarından biri haline geldi. Beyti Bey, çeyrek yüzyılın ardından bugünkü ünlü Florya binasını inşa etmek için harekete geçti. Geleneksel mimari özelliklerinin ön plana çıkması istenilen mekanda, çiniler, şadırvanlar, kubbeler, kemerler ve ahşap kafeslerle süslenmiş bir atmosfer var. Bu mimari harika, İstanbul’un nadir yapılarından biri ve Beyti Bey’in özeni ve kimliğiyle tam anlamıyla örtüşüyor. Girişte sizi muhteşem bir avlu karşılıyor. Osmanlı mimarisinin zarafeti, burada modernizmle buluşuyor. Bu atmosfer, misafirlerine sadece bir yemek değil, aynı zamanda bir kültür ve tarih deneyimi sunuyor.
Beyti Güler’in başarısı, zanaatkârlardan el almasıdan geliyor. Babasından ve çocukluk yıllarında yaşadığı kasaplardan öğrendiği incelikler, onun ustalığını pekiştirmiş. Ancak onu gerçekten farklı kılan şey, geleneği sürdürürken yeniliği aramış olmasıdır. Bu sayede Beyti Güler, diğer restoranlarda bulunmayan bir tarz yaratmış ve adını herkesin bildiği bir yemek adı haline getirmiş.
Bugün restoranını oğlu Ahmet Bey ve torunu Cem Bey’le birlikte işleten Beyti Bey, misafirlerine olan ilgisini asla kaybetmemiş. Restoranı, sadece yemek yemeye gelenler için değil, bir aile gibi hissettiren insanlarla doludur.
Florya Beyti’nin menüsü, Türk mutfağının zengin mirasını yansıtıyor. Geleneksel yöntemlerle hazırlanan enfes kebaplar, meşhur Beyti Kebabı başta olmak üzere, çeşitli et yemekleri, deniz ürünleri ve sebzeli mezeler, damak zevkinize hitap etmek için sıralanmış. Her bir yemek, ustaca seçilmiş malzemelerle hazırlanıyor ve özenle sunuluyor. Kıvırcık cinsi Trakya kuzusundan yapılan beyti, özel bir işlemden geçer ve sonunda mükemmel bir lezzet sunuyor. Bunun yanı sıra, restoranın zengin içki menüsü ve özenle hazırlanan tatlıları da unutulmazdır. Şeflerin maharetli ellerinden çıkan bu lezzetler, tat duyularınıza unutulmaz bir dans sunuyor.
Restoranın atmosferi, sadece lezzetlerle sınırlı kalmıyor. Her detay, misafirlerin rahatını ve keyfini düşünerek tasarlanmış. Ferah ve geniş bir iç mekân, konuklara rahat bir oturma deneyimi sunarken, zarif dekorasyon ve aydınlatma ise yemeğinizi daha da özel kılıyor. Ayrıca, özel etkinlikler için tasarlanmış olan VIP odalar, iş yemekleri veya özel kutlamalar için mükemmel bir seçenek sunuyor.
Beyti Restoran, Beyti Güler’in özgün vizyonuyla İstanbul’un gastronomik hazinelerinden biri olmaya devam ediyor. Gault&Millau Türkiye 2024 Rehberi’nde 1 Toque ile derecelendirilen Beyti’ye uğramanızı mutlaka tavsiye ederiz.